9 Şubat 2012 Perşembe

Batuhan Dedde.

Bazen öyle olur. Piyanodan veya gitardan süzülen bir melodi çarpar kulağına. Kulağını kanatır sanki, kan, içine sızar. Müzik sana dolaylı yollardan iç kanama geçirtir. Piyanoyu ya da gitarı çalan adamın parmakları tellerde dolaştıkça, tuşlara vurdukça, o parmakların yarattığı titreşimi misliyle kalbinde hissedersin. Acırsın. Tempo yükseldikçe acılar da yükselir. Dişlerini sıkarsın, yumruğunu sıkarsın, metanetli değilsen kendi damağını delersin bir kurşunla. Ya da kafana sıkarsın. Bu senin haz duyguna bağlı. Tempo düşer, müzik daha merhametli davranmaya başlar. Kan nehirleri çağlamayı keser, durgunlaşır. Tam rahata kavuşacağın bir an, keman çıkagelir. Deler geçer her şeyi. Bayılırsın. Gözünü açtığında çok yanlış yerde olduğunu anlarsın. Küsmek istersin müziğe, enstrumanlara. Yapamazsın. Sen! Evet, sen; -yorulmaya bağımlısın.-

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder